حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا مُغِيرَةُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْقُرَشِىُّ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ - رضى الله عنه - قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَمَّا قَضَى اللَّهُ الْخَلْقَ كَتَبَ فِى كِتَابِهِ ، فَهْوَ عِنْدَهُ فَوْقَ الْعَرْشِ إِنَّ رَحْمَتِى غَلَبَتْ غَضَبِى » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31500, B003194
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا مُغِيرَةُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْقُرَشِىُّ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ - رضى الله عنه - قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَمَّا قَضَى اللَّهُ الْخَلْقَ كَتَبَ فِى كِتَابِهِ ، فَهْوَ عِنْدَهُ فَوْقَ الْعَرْشِ إِنَّ رَحْمَتِى غَلَبَتْ غَضَبِى » .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Saîd, ona Muğire b. Abdurrahman el-Kuraşî, ona Ebu’z-Zinâd, ona el-A‘rec, ona da Ebu Hureyre’nin (ra) şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Allah mahlûkatı yarattıktan sonra kendi nezdinde Arşın üstündeki Kitabı’nda: Şüphesiz rahmetim gazabımı geçmiştir, diye yazdı.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 1, 1/837
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Davud A'rec Abdurrahman b. Hürmüz (Abdurrahman b. Hürmüz)
3. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
4. Muğîra b. Abdurrahman el-Hizamî (Muğîra b. Abdurrahman b. Abdullah b. Halid b. Hizam)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Allah İnancı, kullarına merhametlidir
Dünya, Alem, Arş
Bize Ubeyd b. İsmail, ona Ebu Usame, ona Hişam, ona da babası (Urve b. Zübeyr) şöyle haber vermiştir:
Ervâ, hakkının ihlal edildiği iddiasıyla Said b. Zeyd b. Amr b. Nüfeyl'i, Mervan'a şikayet etti. Said bunun üzerine şöyle dedi: Ben mi onun hakkını ihlal ederek ondan bir şey almışım. Vallahi ben Hz. Peygamber'den (sav) şöyle işittim: "Kim, haksız yere bir araziden bir karış toprak alırsa, bu arazi kıyamet günü, yedi kat yerle birlikte onun boynuna dolanır."
İbn Ebu Zinad, Hişam'dan o da babasından (Urve b. Zübeyr), Said b. Zeyd'in hadisi naklederken şöyle dediğini haber vermiştir: "Hz. Peygamber'in huzuruna girdim."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31504, B003198
Hadis:
حَدَّثَنِى عُبَيْدُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ هِشَامٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ سَعِيدِ بْنِ زَيْدِ بْنِ عَمْرِو بْنِ نُفَيْلٍ أَنَّهُ خَاصَمَتْهُ أَرْوَى فِى حَقٍّ زَعَمَتْ أَنَّهُ انْتَقَصَهُ لَهَا إِلَى مَرْوَانَ ، فَقَالَ سَعِيدٌ أَنَا أَنْتَقِصُ مِنْ حَقِّهَا شَيْئًا ، أَشْهَدُ لَسَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « مَنْ أَخَذَ شِبْرًا مِنَ الأَرْضِ ظُلْمًا ، فَإِنَّهُ يُطَوَّقُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ مِنْ سَبْعِ أَرَضِينَ » . قَالَ ابْنُ أَبِى الزِّنَادِ عَنْ هِشَامٍ عَنْ أَبِيهِ قَالَ قَالَ لِى سَعِيدُ بْنُ زَيْدٍ دَخَلْتُ عَلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Ubeyd b. İsmail, ona Ebu Usame, ona Hişam, ona da babası (Urve b. Zübeyr) şöyle haber vermiştir:
Ervâ, hakkının ihlal edildiği iddiasıyla Said b. Zeyd b. Amr b. Nüfeyl'i, Mervan'a şikayet etti. Said bunun üzerine şöyle dedi: Ben mi onun hakkını ihlal ederek ondan bir şey almışım. Vallahi ben Hz. Peygamber'den (sav) şöyle işittim: "Kim, haksız yere bir araziden bir karış toprak alırsa, bu arazi kıyamet günü, yedi kat yerle birlikte onun boynuna dolanır."
İbn Ebu Zinad, Hişam'dan o da babasından (Urve b. Zübeyr), Said b. Zeyd'in hadisi naklederken şöyle dediğini haber vermiştir: "Hz. Peygamber'in huzuruna girdim."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 2, 1/837
Senetler:
1. Said b. Zeyd el-Kuraşî (Said b. Zeyd b. Amr b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Men Raâ Urve b. Zübeyre (Men Raâ Urve b. Zübeyr)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
5. Abdullah b. İsmail el-Hebari (Ubeyd b. İsmail)
Konular:
Gasp, bir yeri veya bir şeyi gaspetmenin cezası
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Urve, ona da Hz. Aişe (r.anha) şöyle haber vermiştir:
Hz. Peygamber (sav) güneş tutulduğu gün namaz kılmak için kalktı ve tekbir aldı. Uzun bir kıraat yaptı. Sonra uzun bir rükû yaptı başını kaldırdı ve "Semiallahu li-men hamideh" dedi. Yine devam ederek uzun bir kıraat yaptı ancak bu ilkine göre biraz kısaydı. Yine ikinci bir uzun rüku yaptı. Bu da ilk rükua göre biraz daha kısaydı. Sonra uzunca secde etti. Son rükûu da bu şekilde yaptı. Sonra selam verdi ve selam verdiğinde güneş açılmıştı. İnsanlara hutbe irat etti. Güneş ve ay tutulması hakkında şöyle buyurdu: "Bu ikisi Allah'ın ayetlerinden iki ayettir. Birinin ölümü veya hayatı için tutulmazlar. O iki tutulmayı gördüğünüzde namaza sığınınız."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32446, B003203
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ بُكَيْرٍ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ عُقَيْلٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عُرْوَةُ أَنَّ عَائِشَةَ - رضى الله عنها - أَخْبَرَتْهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَوْمَ خَسَفَتِ الشَّمْسُ قَامَ فَكَبَّرَ وَقَرَأَ قِرَاءَةً طَوِيلَةً ، ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً ثُمَّ رَفَعَ رَأْسَهُ فَقَالَ « سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ » وَقَامَ كَمَا هُوَ ، فَقَرَأَ قِرَاءَةً طَوِيلَةً وَهْىَ أَدْنَى مِنَ الْقِرَاءَةِ الأُولَى ، ثُمَّ رَكَعَ رُكُوعًا طَوِيلاً وَهْىَ أَدْنَى مِنَ الرَّكْعَةِ الأُولَى ، ثُمَّ سَجَدَ سُجُودًا طَوِيلاً ، ثُمَّ فَعَلَ فِى الرَّكْعَةِ الآخِرَةِ مِثْلَ ذَلِكَ ، ثُمَّ سَلَّمَ وَقَدْ تَجَلَّتِ الشَّمْسُ ، فَخَطَبَ النَّاسَ ، فَقَالَ فِى كُسُوفِ الشَّمْسِ وَالْقَمَرِ « إِنَّهُمَا آيَتَانِ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ ، لاَ يَخْسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ ، وَلاَ لِحَيَاتِهِ ، فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمَا فَافْزَعُوا إِلَى الصَّلاَةِ » .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihab, ona Urve, ona da Hz. Aişe (r.anha) şöyle haber vermiştir:
Hz. Peygamber (sav) güneş tutulduğu gün namaz kılmak için kalktı ve tekbir aldı. Uzun bir kıraat yaptı. Sonra uzun bir rükû yaptı başını kaldırdı ve "Semiallahu li-men hamideh" dedi. Yine devam ederek uzun bir kıraat yaptı ancak bu ilkine göre biraz kısaydı. Yine ikinci bir uzun rüku yaptı. Bu da ilk rükua göre biraz daha kısaydı. Sonra uzunca secde etti. Son rükûu da bu şekilde yaptı. Sonra selam verdi ve selam verdiğinde güneş açılmıştı. İnsanlara hutbe irat etti. Güneş ve ay tutulması hakkında şöyle buyurdu: "Bu ikisi Allah'ın ayetlerinden iki ayettir. Birinin ölümü veya hayatı için tutulmazlar. O iki tutulmayı gördüğünüzde namaza sığınınız."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 4, 1/839
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Urve b. Zübeyr el-Esedî (Urve b. Zübeyr b. Avvam b. Huveylid b. Esed)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Halid Ukayl b. Halid el-Eylî (Ukayl b. Halid b. Ukayl)
5. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
6. Yahya b. Bükeyr el-Kuraşî (Yahya b. Abdullah b. Bükeyr)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Namaz, Kusûf namazı
وَرَوَى عِيسَى عَنْ رَقَبَةَ عَنْ قَيْسِ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ طَارِقِ بْنِ شِهَابٍ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ - رضى الله عنه - يَقُولُ قَامَ فِينَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم مَقَامًا ، فَأَخْبَرَنَا عَنْ بَدْءِ الْخَلْقِ حَتَّى دَخَلَ أَهْلُ الْجَنَّةِ مَنَازِلَهُمْ ، وَأَهْلُ النَّارِ مَنَازِلَهُمْ ، حَفِظَ ذَلِكَ مَنْ حَفِظَهُ ، وَنَسِيَهُ مَنْ نَسِيَهُ .
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile İsa b. Musa arasında inkıta vardır.
Aynı şekilde İsa ile Rakabe arasında da inkıta vardır (Fethü'l-Bârî, Dârü'l-Ma'rife, VI, 290).
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31498, B003192
Hadis:
وَرَوَى عِيسَى عَنْ رَقَبَةَ عَنْ قَيْسِ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ طَارِقِ بْنِ شِهَابٍ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ - رضى الله عنه - يَقُولُ قَامَ فِينَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم مَقَامًا ، فَأَخْبَرَنَا عَنْ بَدْءِ الْخَلْقِ حَتَّى دَخَلَ أَهْلُ الْجَنَّةِ مَنَازِلَهُمْ ، وَأَهْلُ النَّارِ مَنَازِلَهُمْ ، حَفِظَ ذَلِكَ مَنْ حَفِظَهُ ، وَنَسِيَهُ مَنْ نَسِيَهُ .
Tercemesi:
Bize İsa (b. Musa), ona Rakabe (b. Maskale), ona Kays b. Müslim, ona Tarık b. Şihab, ona da Hz. Ömer (ra) şöyle haber vermiştir: Hz. Peygamber (sav) bizim aramızda ayağa kalkarak yaratılışın başından cennet ehlinin yerlerine girinceye kadar, cehennem ehlininde yerlerine girinceye kadar (olan ve olacak) her şeyi anlattı. Ezberleyenler ezberledi. Unutanlar da unuttu.
Açıklama:
Rivayet muallaktır; Buhari ile İsa b. Musa arasında inkıta vardır.
Aynı şekilde İsa ile Rakabe arasında da inkıta vardır (Fethü'l-Bârî, Dârü'l-Ma'rife, VI, 290).
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 1, 1/836
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Ebu Abdullah Tarık b. Şihâb el-Becelî (Tarık b. Şihâb b. Abduşems b. Seleme b. Hilâl b. Avf)
3. Ebu Amr Kays b. Müslim el-Cedelî (Kays b. Müslim)
4. Ebu Abdullah Rakabe b. Maskale el-Abdî (Rakabe b. Maskale b. Abdullah)
5. Ebu Ahmed İsa b. Musa et-Teymî (İsa b. Musa)
Konular:
Cehennem, Cehennemlikler
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Hadis Rivayeti
KTB, YARATILIŞ
Yaratma, Yaratılış
Açıklama: Recep ayının Mudar kabilesine nispet edilmesi onların Recep ayının haramlığına daha çok hürmet göstermesi, diğer kabilelere göre haramlığını daha çok gözetmelerinden kaynaklanmıştır. (Hattabi, Meâlim, II, 207)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31503, B003197
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ حَدَّثَنَا أَيُّوبُ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ سِيرِينَ عَنِ ابْنِ أَبِى بَكْرَةَ عَنْ أَبِى بَكْرَةَ - رضى الله عنه - عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « الزَّمَانُ قَدِ اسْتَدَارَ كَهَيْئَتِهِ يَوْمَ خَلَقَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضَ ، السَّنَةُ اثْنَا عَشَرَ شَهْرًا ، مِنْهَا أَرْبَعَةٌ حُرُمٌ ، ثَلاَثَةٌ مُتَوَالِيَاتٌ ذُو الْقَعْدَةِ وَذُو الْحِجَّةِ وَالْمُحَرَّمُ ، وَرَجَبُ مُضَرَ الَّذِى بَيْنَ جُمَادَى وَشَعْبَانَ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona Abdülvehhab (b. Abdülmecid), ona Eyyüb (es-Sahtiyânî), ona Muhammed b. Sirin, ona (Abdurrahman) b. Ebu Bekre, ona da Ebu Bekre (Nüfey' b. Mesruh) (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu haber vermiştir: Zaman Allah'ın gökleri ve yeri yarattığı günkü haline dönmüştür. Bir sene on iki aydır. ondan dördü haram aylardır. Bunlardan üçü peşpeşedir. Zilkade, Zilhicce ve Muharrem. Ve Diğeri de Cemaziyelahirle Şaban arasındaki Mudar'ın ayı olan Receptir.
Açıklama:
Recep ayının Mudar kabilesine nispet edilmesi onların Recep ayının haramlığına daha çok hürmet göstermesi, diğer kabilelere göre haramlığını daha çok gözetmelerinden kaynaklanmıştır. (Hattabi, Meâlim, II, 207)
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 2, 1/837
Senetler:
1. Ebu Bekre Nüfey' b. Mesruh es-Sekafî (Nüfey' b. Haris b. Kelde)
2. Ebu Bahr Abdurrahman b. Ebu Bekre es-Sekafî (Abdurrahman b. Nüfey b. Haris)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
4. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
5. Ebu Muhammed Abdülvehhab b. Abdülmecid es-Sakafî (Abdulvehhab b. Abdulmecid b. Salt)
6. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
KTB ZAMAN FENOMENİ
Zaman, deveranı
Zaman, haram aylar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31501, B003195
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ أَخْبَرَنَا ابْنُ عُلَيَّةَ عَنْ عَلِىِّ بْنِ الْمُبَارَكِ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ بْنِ الْحَارِثِ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ كَانَتْ بَيْنَهُ وَبَيْنَ أُنَاسٍ خُصُومَةٌ فِى أَرْضٍ ، فَدَخَلَ عَلَى عَائِشَةَ فَذَكَرَ لَهَا ذَلِكَ ، فَقَالَتْ يَا أَبَا سَلَمَةَ اجْتَنِبِ الأَرْضَ ، فَإِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنْ ظَلَمَ قِيدَ شِبْرٍ طُوِّقَهُ مِنْ سَبْعِ أَرَضِينَ » .
Tercemesi:
Bize Ali b. Abdullah (el-Medînî), ona (İsmail) b. Uleyye, ona Ali b. Mübarek, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Muhammed b. İbrahim b. Hâris, ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman kendisiyle başka insanlar arasında arazi konusunda bir husumet vardı. Ebu Seleme Hz. Aişe'nin yanına giderek ona bu durumu aktardı. Hz. Aişe Ey Ebu Seleme o araziden uzak dur. Ben Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini duydum. "Kim bir karış kadar bir araziyi haksız bir şekilde alırsa arazinin yedi katıyla başına geçirilir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 2, 1/837
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Ebu Abdullah Muhammed b. İbrahim et-Teymî el-Kuraşî (Muhammed b. İbrahim b. Hâris b. Hâlid)
4. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
5. Ali b. Mübarek el-Hünâî (Ali b. Mübarek)
6. Ebu Bişr İsmail b. Uleyye el-Esedî (İsmail b. İbrahim b. Miksem)
7. Ebu Hasan Ali b. el-Medînî (Ali b. Abdullah b. Cafer b. Necîh)
Konular:
Hak, haksızlık yapmak
Yargı, davalaşma
حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ مُحَمَّدٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ عَنْ مُوسَى بْنِ عُقْبَةَ عَنْ سَالِمٍ عَنْ أَبِيهِ قَالَ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَخَذَ شَيْئًا مِنَ الأَرْضِ بِغَيْرِ حَقِّهِ خُسِفَ بِهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِلَى سَبْعِ أَرَضِينَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31502, B003196
Hadis:
حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ مُحَمَّدٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ عَنْ مُوسَى بْنِ عُقْبَةَ عَنْ سَالِمٍ عَنْ أَبِيهِ قَالَ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَخَذَ شَيْئًا مِنَ الأَرْضِ بِغَيْرِ حَقِّهِ خُسِفَ بِهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِلَى سَبْعِ أَرَضِينَ » .
Tercemesi:
Bize Bişr b. Muhammed, ona Abdullah (b. Mübarek), ona Musa b. Ukbe, ona Salim (b. Abdullah), ona da Abdullah b. Ömer, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu haber vermiştir: Kim haksızca bir araziden bir şey alırsa kıyamet günü yerin yedi kat altına batırılır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 2, 1/837
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Muhammed Musa b. Ukbe el-Kuraşî (Musa b. Ukbe b. Ebu Ayyaş)
4. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
5. Bişr b. Muhammed es-Sahtiyani (Bişr b. Muhammed)
Konular:
Hak, haksızlık yapmak
Yargı, davalaşma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31508, B003202
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَبِى أُوَيْسٍ قَالَ حَدَّثَنِى مَالِكٌ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - قَالَ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « إِنَّ الشَّمْسَ وَالْقَمَرَ آيَتَانِ مِنْ آيَاتِ اللَّهِ ، لاَ يَخْسِفَانِ لِمَوْتِ أَحَدٍ وَلاَ لِحَيَاتِهِ ، فَإِذَا رَأَيْتُمْ ذَلِكَ فَاذْكُرُوا اللَّهَ » .
Tercemesi:
Bize İsmail b. Ebu Üveys, ona Malik, ona Zeyd b. Eslem, ona Atâ b. Yesâr, ona da Abdullah b. Abbas (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Güneş ile ay Allah'ın ayetlerinden iki ayettir. Birinin ölmesi ve hayatı sebebiyle tutulmaz. [İşte bundan dolayı] bunu gördüğünüzde [hemen] Allah'ı zikredin.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 4, 1/839
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Ebu Üsame Zeyd b. Eslem el-Kuraşî (Zeyd b. Eslem)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdullah İsmail b. Ebu Üveys el-Esbahî (İsmail b. Abdullah b. Abdullah b. Üveys b. Malik)
Konular:
Doğa Tasavvuru, Güneş ve Ay Tutulması
Doğa Tasavvuru, Tabiat hadiseleri karşısında gösterilen tavır
Namaz, Kusûf namazı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31496, B003190
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ كَثِيرٍ أَخْبَرَنَا سُفْيَانُ عَنْ جَامِعِ بْنِ شَدَّادٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ مُحْرِزٍ عَنْ عِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ - رضى الله عنهما - قَالَ جَاءَ نَفَرٌ مِنْ بَنِى تَمِيمٍ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ « يَا بَنِى تَمِيمٍ ، أَبْشِرُوا » . قَالُوا بَشَّرْتَنَا فَأَعْطِنَا . فَتَغَيَّرَ وَجْهُهُ ، فَجَاءَهُ أَهْلُ الْيَمَنِ ، فَقَالَ « يَا أَهْلَ الْيَمَنِ ، اقْبَلُوا الْبُشْرَى إِذْ لَمْ يَقْبَلْهَا بَنُو تَمِيمٍ » . قَالُوا قَبِلْنَا . فَأَخَذَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم يُحَدِّثُ بَدْءَ الْخَلْقِ وَالْعَرْشِ ، فَجَاءَ رَجُلٌ فَقَالَ يَا عِمْرَانُ ، رَاحِلَتُكَ تَفَلَّتَتْ ، لَيْتَنِى لَمْ أَقُمْ .
Tercemesi:
Rivâyet olunduğuna göre şöyle demiştir: (Bir ara) Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`e Temîm oğullarından bir cemâat gelmişti. Resûlullah onlara: - Ey Temîm oğulları! Size müjde olsun, buyur (up onlara Mebde` ve Meâda dâir İslâm akîdelerinin umdelerini öğret)ti. (İçlerinde Akra` İbn-i Hâbis bulunan bu) bedevîler: - Bizi müjdeledin. (İyi amma) bize (Beytü`l-malden dünyâlık) da ver! dediler. Bunların şu hâline eseflenerek Resûlullah`ın sîmâsı değişti. (Hayber`in fethi sırasında da) Yemen halkı (Eş`arîler) de geldi. Resûlullah onlara da: - Ey Yemenliler! Temîm oğulları mâdem ki, kabûl etmek istemediler, o hayır ve saâdet müjdesini siz alınız! buyurdu. Yemenli Eş`arîler de: - Kabûl ettik (yâ Resûla`llah! Esâsen biz huzûrunuza bunun için geldik) dediler. Bunun üzerine Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem mahlûkatın ve arşın hilkati mebdeini anlatmağa başladı. Bu sırada bir kişi geldi: - Yâ İmrân! Binit deven bağından sıyrılıp kaçtı! dedi. (Ben de deveme bakmak için kalktım). Keşke (Resûlullah`ın meclisinden) kalkmasaydım (da Peygamber`in mübârek sözlerini dinlemek fırsatını kaçırmasaydım, demiştir).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 1, 1/836
Senetler:
1. Ebu Nüceyd İmran b. Husayn el-Ezdî (İmran b. Husayn b. Ubeyd b. Halef b. Abdünühüm)
2. Safvan b. Muhriz el-Mazini (Safvan b. Muhriz b. Ziyad)
3. Ebu Sahra Cami b. Şeddad el-Muharibi (Cami' b. Şeddad)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Dünya, evren, yaratılışı
Hadis Rivayeti, Bedeviler
KTB, YARATILIŞ
Sahâbe, sahabiler ve hadîs
Yaratma, Yaratılış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31497, B003191
Hadis:
حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ حَفْصِ بْنِ غِيَاثٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ حَدَّثَنَا جَامِعُ بْنُ شَدَّادٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ مُحْرِزٍ أَنَّهُ حَدَّثَهُ عَنْ عِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ - رضى الله عنهما - قَالَ دَخَلْتُ عَلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَعَقَلْتُ نَاقَتِى بِالْبَابِ ، فَأَتَاهُ نَاسٌ مِنْ بَنِى تَمِيمٍ فَقَالَ « اقْبَلُوا الْبُشْرَى يَا بَنِى تَمِيمٍ » . قَالُوا قَدْ بَشَّرْتَنَا فَأَعْطِنَا . مَرَّتَيْنِ ، ثُمَّ دَخَلَ عَلَيْهِ نَاسٌ مِنْ أَهْلِ الْيَمَنِ فَقَالَ « اقْبَلُوا الْبُشْرَى يَا أَهْلَ الْيَمَنِ ، إِذْ لَمْ يَقْبَلْهَا بَنُو تَمِيمٍ » . قَالُوا قَدْ قَبِلْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ ، قَالُوا جِئْنَاكَ نَسْأَلُكَ عَنْ هَذَا الأَمْرِ قَالَ « كَانَ اللَّهُ وَلَمْ يَكُنْ شَىْءٌ غَيْرُهُ ، وَكَانَ عَرْشُهُ عَلَى الْمَاءِ ، وَكَتَبَ فِى الذِّكْرِ كُلَّ شَىْءٍ ، وَخَلَقَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضَ » . فَنَادَى مُنَادٍ ذَهَبَتْ نَاقَتُكَ يَا ابْنَ الْحُصَيْنِ . فَانْطَلَقْتُ فَإِذَا هِىَ يَقْطَعُ دُونَهَا السَّرَابُ ، فَوَاللَّهِ لَوَدِدْتُ أَنِّى كُنْتُ تَرَكْتُهَا .
Tercemesi:
Rivâyet olunduğuna göre şöyle demiştir: Peryagmberin yanına girerken devemi kapıya bırakmıştım. (Bir ara) Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`e Temîm oğullarından bir cemâat gelmişti. Resûlullah onlara: - Ey Temîm oğulları! Size müjde olsun, buyur (up onlara Mebde` ve Meâda dâir İslâm akîdelerinin umdelerini öğret)ti. Bedevîler: - Bizi müjdeledin. (İyi amma) bize (Beytü`l-malden dünyâlık) da ver! dediler. Bunların şu hâline eseflenerek Resûlullah`ın sîmâsı değişti. (Hayber`in fethi sırasında da) Yemen halkı da geldi. Resûlullah onlara da: - Ey Yemenliler! Temîm oğulları mâdem ki, kabûl etmek istemediler, o hayır ve saâdet müjdesini siz alınız! buyurdu. Yemenli Eş`arîler de: - Kabûl ettik (yâ Resûla`llah! Esâsen biz huzûrunuza bunun için geldik) dediler. Bunun üzerine Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem mahlûkatın ve arşın hilkati mebdeini anlatmağa başladı. Bu sırada bir kişi geldi: - Yâ İmrân! Binit deven bağından sıyrılıp kaçtı! dedi. (Ben de deveme bakmak için kalktım). Keşke (Resûlullah`ın meclisinden) kalkmasaydım (da Peygamber`in mübârek sözlerini dinlemek fırsatını kaçırmasaydım, demiştir).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Bedü'l-Halk 1, 1/836
Senetler:
1. Ebu Nüceyd İmran b. Husayn el-Ezdî (İmran b. Husayn b. Ubeyd b. Halef b. Abdünühüm)
2. Safvan b. Muhriz el-Mazini (Safvan b. Muhriz b. Ziyad)
3. Ebu Sahra Cami b. Şeddad el-Muharibi (Cami' b. Şeddad)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Ömer Hafs b. Gıyas en-Nehaî (Hafs b. Gıyas b. Talk b. Muaviye b. Malik)
6. Ebu Hafs Ömer b. Hafs en-Nehaî (Ömer b. Hafs b. Giyas b. Talk b. Muaviye)
Konular:
Dünya, evren, yaratılışı
Hadis Rivayeti, Bedeviler
KTB, YARATILIŞ
Soru, bedevilerin soruları, Rasulullah'a
Sosyal katmanlar, Yemen (liler)
Yaratma, Yaratılış